İbni Haldun / Işığın Kaynağı Doğu - 4_{Işığın Kaynağı Doğu - 4}

Ibrahim Ülger, Isigin Kaynagi Dogu dizisinde Gilgames, Mevlana, Seyh Sadi-i Sirazi'den sonra, dördüncü çalismasi Dogu'nun büyük dehasi Ibni Haldun ile yeniden okurun karsisinda. Dogu'nun zenginliklerini karartan, "Karanliklar Prensi", sömürgeci ideoloji, yillarca, Dogu'nun yeni kusaklarini hücerede birakti. Hücrede uzun süre kalanlarin, gün isigina çikan dehalari hep Bati degerleri ile karsilastirmasi, Ibni Haldun'un verdigi su örnegi bize hatirlatmaktadir.Hikaye söyle; "Hükümdar, vezirini zindana attirdi. Vezir yillarca zindanda kaldi. Oglu da kendisiyle birlikteydi, orada büyüdü. Çocuk, biraz bir seyler kavrayacak çaga, ergenlik çagina gelince, yedigi etleri sordu. Babasi da 'bu etler koyun etidir!' diye karsilik verdi. Çocuk bu kez, 'koyun ne tür hayvandir?' diye sordu. Babasi, nitelikleriyle ve özellikleriyle anlatti koyunu. Ama, çocuk: 'baba ben öyle saniyorum ki, koyun dedigin fare gibi bir seydir.' diye düsüncesini belirtti. Babasi: 'hayir!' deyip karsi çikti; koyunla farenin bir olamayacagini anlatmaya çalisti ama bosuna... Baba; deveyi ve sigiri anlatmak isterken de, çocuk, hep fareye benzetti, bu hayvanlarin da fareye benzediklerini sandi. Çünkü, hapishanede, hayvandan yalnizca fare görmüstü ve tüm hayvanlarin faregillerden, farenin çocuklari olduklarini saniyordu!.."(Arka Kapak)