Cebelavi Sokağı’nın Çocukları_{1988 Nobel Edebiyat Ödülü}

Mukattam Çölü'nün kiyisinda, adinin verildigi sokakta, yüksek duvarlarin çevreledigi muhtesem konaginda yasayan kudretli Cebelavi, topraklarinin ve mülklerinin idaresini bes oglundan biri olan Edhem'e birakir. Ancak Edhem'in babasina ihaneti, konaktan kovulmasiyla sonuçlanir. Cebelavi'nin ogullari ve torunlarindan Cebel, Rifat ve Kasim, ondan aldiklari isaretler ve manevi güçle, sokagin yönetimini ele geçirir, çetelerin elindeki yoksul halklarina yardimci olmaya, baris saglayip adil bir düzen kurmaya çabalarlar. Amaçlari ayni olsa da yollari farklidir. Cebelavi'nin çocuklari ve torunlarinin hikâyeleri, birbirine geçerek ilerler. Sokaktaki herkesin ve her seyin sahibi olan, adi efsanelesen Cebelavi'nin sirrini çözmeye çalisirken beklenmedik olaylara yol açan torunu Arif'in dönemi, bu tuhaf sokagin ve sakinlerinin hayatinda farkli ama kalici bir sayfa açacaktir. Misir'da yillarca yasaklanan Cebelavi Sokagi'nin Çocuklari, hem bütün bir soyun hem de peygamberleri, efsaneleri ve günümüze göndermeleriyle, ayni soydan gelenlerin düsmanliklari, savaslari, iktidar hirslari, asklari ve mucizeleri üzerinden insanligin evrensel ve ruhani öyküsünü anlatiyor.“Bizi hiçbir zaman görmeyen ve hiçbir zaman göremedigimiz bir büyükbabamiz olmasi hüzün verici degil midir? Bizler pislik içinde yasarken, onun kendini o konaga kapatmasi tuhaf degil midir? Bizi bu noktaya getirenin ne oldugunu merak ediyorsaniz, iste size hikâyelerimiz; Edhem, Cebel, Rifat ve Kasim hakkinda her seyi ögreneceksiniz -ama bunlarin hiçbiri sizi rahatlatmayacak, avutmayacak.”