Türk Dili ve Edebiyatı Öğretimi

Türk Dili, Türk kültürü ve Türk düsünce sistemi demektir. Bugünkü varligini sonsuz bir gelecege tasimak isteyen her millet gibi, biz de kendi kültürümüzü, kendi düsünce sistemimizi, kendi algilayis tarzimizi ve ortak davranis kaliplarimizi gençlerimize ögretmek ve bu yolla sürekliligi saglamak zorundayiz. Çünkü, millet olmak demek ortak degerlerden olusan bir kimlik karti tasimak demektir. Bu kimligin en önemli yapi tasi da kültürün tasiyicisi olan dildir.Türk dili, geçmisi binlerce yil öncesine dayanan sihirli bir varlik olarak günümüze kadar milletimizin olusturdugu kültür ve medeniyetin ciltler dolusu ansiklopedisi gibidir. Bu ansiklopediyi yazili ve sözlü degisik anlatmalarla günümüze kadar tasimis olan Türk Edebiyati da Türkçenin estetik güzelligini, halkimizin gönlünü, kalbini ve ruhunu bize kadar aktarmasi yönüyle ayri bir hazinedir. Bu hazinenin bir baska yönü ise dil ve edebiyat araciligiyla sekillendirilmis olan degerler sistemidir. Bu sistem, iyinin, güzelin, dogrunun ve birçok pozitif deger yargisinin kompozisyonu olan ahlâkî deger yargilari bütünlügüdür.Iste, "davranis degistirme" den çok "davranis olusturma" olarak algiladigimiz egitimi, toplumun degerler sistemine uygun bir davranis kalibi olusturma olarak görmek daha dogrudur. Çünkü her toplum, her ulus, toplumun ihtiyaç duydugu insan tipini yetistirmek ve gelecegini onlara emanet etmek zorundadir. Elbette bu insan, öncelikle geçmis dönemlerden kendisine ulastirilmis bulunan kültürel mirasi dil araciligiyla edinecek ve kendisi, kendi zamaninda yarattigi yeni degerleri de buna katarak bayragi gelecege tasiyacaktir. (Tanitim Bülteninden)